Sadaka taşlarına yardımlar sadece nakdi olarak değil, ayni olarak da yapılırdı. Taşta birikenlerden ihtiyaç sahipleri sadece ihtiyacı kadarını alır, diğerlerini başkalarına bırakırdı.
''Sağ elin verdiğinden sol el haberdar olmalı''
''Sağ elinin verdiğinden sol el haberdar olmamalı''
düşüncesiyle hareket eden Osmanlı, yoksulları incitmeden yardım edebilmesi amacıyla bu taşları, gözden uzak yerlere koyardı. Onur ve vakarlarından dolayı ihtiyaçlarını kimseye açamayan insanlara yönelik iyilik yapmanın en zarif yollarından biri olan bu taşlar, İstanbul başta olmak üzere Osmanlı'nın egemen olduğu her yerde bulunurdu. Yerden yükseklikleri 1-2 metre, genişlikleri 30-70 santimetre arasında değişen bu sadaka taşlarının tepelerinde yuvarlak veya taşına göre dikdörtgen 5-20 santimetre derinliğinde oyuklar vardı. Yardımlar bu oyuklara konulurdu. Yardım etmek isteyenler buraya para bırakır, ihtiyacı olanlar da buradan alabilirdi. Yüksek taşların önünde uzanabilmek için basamaklı olurdu. Bir rivayete göre İstanbul'da 160 adet sadaka taşı bulunurdu.