19.08.2011

Çocuğun Eğitimi


Cenâb-ı Hak, insanoğlunu doğuştan hayra daha fazla meyilli olarak halketmiştir. Ancak, doğduğu andan itibaren yakın ve uzak çevresi, onun şekillenmesine tesir eder. Evlatlar, temiz fıtratlarıyla anne-babaya teslim edilen ilâhî emânetlerdir.
Ebeveynin, böyle temiz bir fıtratla yaratılıp kendisine emânet edilen yavrularını, hayır-hasenat ile tezyin etmeleri zarurîdir. Onlar, ellerine teslim edilmiş bu ilâhî emânetleri, iyilik ve güzelliklerle bezeyebilecekleri gibi günah ve kötülüklere de alıştırabilirler. Bu hakikati Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle ifade buyurmuşlardır:
“Her do­ğan ço­cuk, İs­lâm fıt­ra­tı üze­re (temiz ve günahsız olarak, tevhîde meyilli bir şekilde) do­ğar. Da­ha son­ra ana-ba­ba­sı onu (inanç­la­rı­na gö­re) ya Hıris­ti­yan, ya Ya­hû­dî ya da Me­cû­sî… ya­par.” (Müs­lim, Ka­der, 22; Buhârî, Cenâiz, 92)
Çocuğun eğitimi öncelikle anne kucağında başlar. Annenin ağzından çıkan her kelime, çocuğun şahsiyetine konulan bir tuğla mesabesindedir. Anne yüreği, çocuğun eğitim gördüğü bir sınıftır.
Şefkatin en büyük menbaı, analardır. Ana terbiyesinden mahrum çocukların terbiyesi güçleşir. Yüksek karakterli kişiler daha çok, sâlihâ annelerin yetiştirdiği evlatlardır.
Böyle sâlih ebeveynin terbiyesinde büyüyen çocukların ilk öğrendikleri davranışlar, tekrar ede ede alışkanlıklar hâline dönüşür. Ama kötü bir âile veya toplum içinde büyüyen çocuklarda da kötü alışkanlıklar yeşermeye başlar. Sonuç olarak bu alışkanlıklar, insanı belli bir kalıba sokar ve artık insan, tekrar edegeldiği bu alışkanlıkların esâreti altında yaşamaya başlar.

İnsan Denilen Muammâ s.96

Hiç yorum yok:

Bunlarda İlginizi Çekebilir

Blog Widget by LinkWithin